Ana içeriğe atla
Şu anda olduğun kişi gerçekte olduğun kişi değil daha çok bu dünyada yaşadığın için dönüştüğün kişi yapabileceğin en iyi şey kendinle olan ilişkin üzerinde çalışmaktır.Kim olduğunu gerçekte kim olmak istediğini bilmezsen, kaderin sana geldiğinde onu nasıl tanıyıp yakalayacaksın ? Her insanın içinde uyuduğu bir dev vardır, o dev uyanınca mucizeler başlar yaşamın

Yorumlar

  1. Hayat ilginçtir. Bazen bu söylediğin doğru olarak bizler tarafından kabul edilir. Her insanın içinde uyuyan bir dev vardır ;ama o devin farkına varabilmek de hayata bağlıdır. Mesela Sen şimdi Afganistan'da bombaların atıldığı bir yerde ne kadar üstün zekalı olsan da yine yapabileceğin bir şey yoktur. Hayat seni sana tutsak hale getirmiştir artık. Yani insan bir devi içinde saklasa da o devin farkına varması yaşamsal hareketlilikle oluyor.

    YanıtlaSil
  2. kesinlikle haklisin ama verdigin ornekte yine aklinin yardimiyla kurtulma sansin olabilir imkansiz bisey yoktur

    YanıtlaSil
  3. Yani tabi akıl seni çoğu zaman kurtarır. Ne diyelim umarım dünya herkese eşit imkanların sunulduğu bir yer haline gelir.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vaktin varken SEV

Vaktin varken sev, Korkma duygularından sadece yaklaş Yargılama kendini aynalarda sadece inan Kalbin varken hisset sıcaklığını saflaş biraz Çiceklerden yol yap sevgine ve sakın geri dönme Vaktin varken sev, Bir tekrarı daha olmayacak çünkü Bak bir kelebek daha öldü Bu kez kalbinin götürdüğü yere git. Sorma sorgulama sadece git. Vaktin varken sev Koru sımsıkı sar aşkı kaybetme sakın Vedalar acıtsada,korkma ağlamaktan Hadi yaklaş şimdi başlıyor aşk......

+20 Yaş Sendromu

          Hani vardır ya böyle artık aynalara baktığınızda eskisi gibi değilsinizdir nerde o eski günler dersiniz aslında 40'lı yaşlarda söylemeye başlarsınız ama 20 'li yaşlarda da söylemeye başladık biz.Lisede sınıfınızdaki en ilginç (burda ilginç darken aslında en kötüsünü söylüyorum) çiftin sizden once nişanlandığını duymak yada artık doğum günü partileri yerine nişan,düğün partilerine davet edilmeye başladığınız an işte o an 20'li yaş sendromu başlamış oluyor.Daha siz doğru düzgün bir ilişki yaşayamıyorken rekor ilişki süreniz 6 ayı geçmiyorken diğer arkadaşlarınızın nişan törenine gitmeniz insanda hafif bir depresyon ve ufaktan Halil Sezai dinleyerek (ki hiç sevmem) İsyan etmenize sebeb olabilir.Hayallerinizin artık gerçekten saçma olduğunu anladığınız ve çok az bir kısmını gerçekleştirmek için uğraştığınız dönemdir.Aslında hepsini isteseniz gerçekleştirirsinizde arada bir aşk gelince birde evde kalma durumu oluşmaması için biraz olsun vazgeç...

Yalnızlık Değil Derdim

Yalnızlık hiçbir zaman derdim olmadı. Sizin 'yalnızlık' diye tanımladığınız şey, benim için kendimi dinlemektir. Esas yalnızlık, kimseyle sevgi paylaşamamaktır; sizi dinleyecek, anlayacak, kahvenize eşlik edecek birinin hayatınızda olmamasıdır. Bu büyük bir yalnızlık olurdu ve inanılmaz çekilmez bir hayat olurdu. Esas sorun, sevgisizlikten gelmektedir. İnsanların duvarlarından, buz kesmiş kalplerinden. Herkes mi bu kadar kötü olur? Çoğunluk evet. Unutmamalıyım ki muhtemelen ben de bir başkası için "kötü" biriyim. Burada görecelik devreye giriyor ama esas konumuza dönersek; yalnızlık değil derdim. Sevgisizlik, en büyük korkum; sevgisiz kalmak ne büyük bir acıdır. Susuz kalmış bir ağaç gibi hissedersiniz, çaresizce yağmuru beklersiniz. Paylaşmayı bilmemek, aslında en büyük sorun. Birbirimizle olan iletişim, en büyük nedeni... En büyük hediye, aşık olmaktır bu yaşamda. En derinliklerinize kadar hissettiğiniz o korkunç his, ah, ne hoştur... Ne geldiği, ne de gittiği zaman...