Ana içeriğe atla

Halide Edip Adıvar

Herkesin kendi hayatında idolü olarak gördüğü biri yada birileri vardır.Benimde hayatımda kahramanlarım var o kahramanlar benim için değerli onların ölüm yıldönümlerinde anmak benim için bir görev işte onlardan biride Halide Edip Adıvar.Halide Edip, Türkiyenin kahraman kadınlarından biri hiç bir kadının varlığının bile önemsiz olduğu bir dönemde meydandaki kalabalığa çıkıp konuşma cesareti göstermiş,cephede Atatürkün yanında görev almış kahraman bir kadın.Güçlü biri olmak çok zordur bu dünyada ceseratli olmak yürek ister birşeyler başarmak arzulamaktan öte ceserat ister Halide Edip Adıvar gibi daha nice kahramanların dünyaya gelmesi birer mucıze ve bu mucızelerin sürekli anılması çizdikleri yolda emin adımlarla ilerlememiz gerekmekte.Dünyada güçlü insanların varlığına çok ihtiyaçımız var  aklıyla kendi felsefesi mantığı ile kendisine ve çevresine yararlı insanlara ihtiyaçımız var.Hayatı youtube da 1 mılyar insanın ızledıgı aptalca bir videoyu ceken bir adam kurtarmayacak akıllı bilime hizmet eden cesur insanlar kurtaracak.Yazıma son verirken Halide Edip Adıvarı saygıyla anıyorum ve dünyaya Tanrıdan akıllı cesurlu insanlar diliyorum

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Belki dünya insan olsaydı, "Yine geldim amaçsız bir dönüş" diye fısıldayabilirdi

Ne olduğunu anlamadan geçen koca bir 365 gün... Belki dünya insan olsaydı, "Yine geldim amaçsız bir dönüş" diye fısıldayabilirdi. Bizde yeni umutlarla toz pembe birkaç saat yaşayalım diye, yemeler içmeler, birkaç havalı story atmak için girdiğimiz bir savaşın içindeyiz. Hayallerimizi dövizin hızına kaptırmışız. Belki yetişebiliriz, belki ucundan yakalayabiliriz. Geçtiğimiz yıl, çok fazla başkaları adına utandığımız, insanlığımızı sorguladığımız bir yıl oldu. Yorucu ve yıpratıcıydı, fakat aynı zamanda ışıklı dört mevsimi de hissettirdi bize. Kendi savaşımın içinde bir adım daha ileriye gittiğim bir yıldı. Çok şey değiştirebildim mi hayatımda? Bazen evet, bazen hayır. Hoşlandığım çocuğun bana yazmaması canımı yaktı, ama Lady Gaga'nın "Kariyeriniz bir sabah uyandığınızda sizi sevmediğini asla söylemeyecek" sözünü hatırlayıp, yoluma daha sıkı sıkı tutundum. 30 yaşın verdiği zorunlu bir olgunlukla birlikte, tahammül sınırlarımız azalıyor. İnsanlara karşı daha az taha

Vaktin varken SEV

Vaktin varken sev, Korkma duygularından sadece yaklaş Yargılama kendini aynalarda sadece inan Kalbin varken hisset sıcaklığını saflaş biraz Çiceklerden yol yap sevgine ve sakın geri dönme Vaktin varken sev, Bir tekrarı daha olmayacak çünkü Bak bir kelebek daha öldü Bu kez kalbinin götürdüğü yere git. Sorma sorgulama sadece git. Vaktin varken sev Koru sımsıkı sar aşkı kaybetme sakın Vedalar acıtsada,korkma ağlamaktan Hadi yaklaş şimdi başlıyor aşk......

+20 Yaş Sendromu

          Hani vardır ya böyle artık aynalara baktığınızda eskisi gibi değilsinizdir nerde o eski günler dersiniz aslında 40'lı yaşlarda söylemeye başlarsınız ama 20 'li yaşlarda da söylemeye başladık biz.Lisede sınıfınızdaki en ilginç (burda ilginç darken aslında en kötüsünü söylüyorum) çiftin sizden once nişanlandığını duymak yada artık doğum günü partileri yerine nişan,düğün partilerine davet edilmeye başladığınız an işte o an 20'li yaş sendromu başlamış oluyor.Daha siz doğru düzgün bir ilişki yaşayamıyorken rekor ilişki süreniz 6 ayı geçmiyorken diğer arkadaşlarınızın nişan törenine gitmeniz insanda hafif bir depresyon ve ufaktan Halil Sezai dinleyerek (ki hiç sevmem) İsyan etmenize sebeb olabilir.Hayallerinizin artık gerçekten saçma olduğunu anladığınız ve çok az bir kısmını gerçekleştirmek için uğraştığınız dönemdir.Aslında hepsini isteseniz gerçekleştirirsinizde arada bir aşk gelince birde evde kalma durumu oluşmaması için biraz olsun vazgeçersiniz.Zate