Ana içeriğe atla

Anı Yaşamak






                                     


Hayat kısa... Kimse yarın ne olacağını bilemez günü gününde yaşamak lazım belki yarın olmayabilir..

Çok fazla duymuşuzdur bu cümleyi gerek kitaplarda gerek Hayatımızın büyük kısmını oluşturan Facebookta sizde olur mu bilmem ama ben her zaman bu cümleyi duyduğumda günü gününe yada anı nasıl yaşayabilirim diye düşünüyorum ve her seferinde cevap bulamıyorum.Anı yaşamak için öncelikle hiçbirşey düşünmemek mi lazım peki hiç birşey düşünmeden hareket edeceksen eğleneceksen istediğimiz şeyleri yapmaya çalışacaksakda o zamanda paraya ihtiyaç duyuyoruz.Biraz kötümser olacak ama durum bu param yoksa anı nasıl yaşayacağım ? Kesinlikle belli başlı şeyler parasızda olabilir örneğin Mutluluk,Huzur,Sevgi ve daha çok şey sıralayabilirim anı yaşamak mutlu olmakdır sanırım bizler küçük şeylerden mutlu olmaya alıştığımız zaman anı yaşayabileceğiz canımız ne isterse yapabileceğiz yine her zaman olduğu gibi para işin içine girincede el verdiği kadar istediklerimizi yapmaya çalışacağız tabi bu konuda üzgünüm.Anı yaşamak her koşulda kendimizi sevmek mutlu olmak her ne kadar doğru gitmeyen şeyler olsa bile gülmeye çalışmak ancak bu şekilde üstesinden gelebiliriz ve anı yaşamak için enerjimiz ve vaktimiz olur kendi kendimizi derin düşüncelerden çıkarıp hep isteyipde yapamadığımız şeyleri sıralamak lazım ve onları yapmak için Hemen harekete geçmeli anı yaşamak için mutlu olmaya çalışmak yeterli bence gerise sonra gelir istekleriniz için enerji bulursunuz arkadaş bulursunuz.Hayat gerçekten çok kısa hiçbirşey için dert etmeye üzülmeye deymiyor desem bile yinede insan düşünmekten üzülmekten vazgeçmesi zor oluyor.Şimdi oturduğunuz yerden kalkın ve aynanın karşısına geçin (ama bunu yaparken yalnız olmanızı tavsiye ederim kimsenin sizi deli olduğunuzu düşünmesini istemezsiniz) ve sadece gülümseyin gerekirse kahkaha atmaya başlayın kendinize söz verin Herşey güzel olacak diyin ve bir kez daha gülümseyin mutlu olsun ve sonra yapacaklar listesini hazırlayıp harekete geçme vakti kolay gelsin.Mutluluk ve hayaller hiç bir zaman imkansız değil yeterki kendinize inanın.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Belki dünya insan olsaydı, "Yine geldim amaçsız bir dönüş" diye fısıldayabilirdi

Ne olduğunu anlamadan geçen koca bir 365 gün... Belki dünya insan olsaydı, "Yine geldim amaçsız bir dönüş" diye fısıldayabilirdi. Bizde yeni umutlarla toz pembe birkaç saat yaşayalım diye, yemeler içmeler, birkaç havalı story atmak için girdiğimiz bir savaşın içindeyiz. Hayallerimizi dövizin hızına kaptırmışız. Belki yetişebiliriz, belki ucundan yakalayabiliriz. Geçtiğimiz yıl, çok fazla başkaları adına utandığımız, insanlığımızı sorguladığımız bir yıl oldu. Yorucu ve yıpratıcıydı, fakat aynı zamanda ışıklı dört mevsimi de hissettirdi bize. Kendi savaşımın içinde bir adım daha ileriye gittiğim bir yıldı. Çok şey değiştirebildim mi hayatımda? Bazen evet, bazen hayır. Hoşlandığım çocuğun bana yazmaması canımı yaktı, ama Lady Gaga'nın "Kariyeriniz bir sabah uyandığınızda sizi sevmediğini asla söylemeyecek" sözünü hatırlayıp, yoluma daha sıkı sıkı tutundum. 30 yaşın verdiği zorunlu bir olgunlukla birlikte, tahammül sınırlarımız azalıyor. İnsanlara karşı daha az taha

+20 Yaş Sendromu

          Hani vardır ya böyle artık aynalara baktığınızda eskisi gibi değilsinizdir nerde o eski günler dersiniz aslında 40'lı yaşlarda söylemeye başlarsınız ama 20 'li yaşlarda da söylemeye başladık biz.Lisede sınıfınızdaki en ilginç (burda ilginç darken aslında en kötüsünü söylüyorum) çiftin sizden once nişanlandığını duymak yada artık doğum günü partileri yerine nişan,düğün partilerine davet edilmeye başladığınız an işte o an 20'li yaş sendromu başlamış oluyor.Daha siz doğru düzgün bir ilişki yaşayamıyorken rekor ilişki süreniz 6 ayı geçmiyorken diğer arkadaşlarınızın nişan törenine gitmeniz insanda hafif bir depresyon ve ufaktan Halil Sezai dinleyerek (ki hiç sevmem) İsyan etmenize sebeb olabilir.Hayallerinizin artık gerçekten saçma olduğunu anladığınız ve çok az bir kısmını gerçekleştirmek için uğraştığınız dönemdir.Aslında hepsini isteseniz gerçekleştirirsinizde arada bir aşk gelince birde evde kalma durumu oluşmaması için biraz olsun vazgeçersiniz.Zate

Herşeyin Bittiği Yerdeyim

Herşeyin bittiği yerdeyim tüm hayallerimin umutlarımın hayatımın bittiği yerdeyim.Tüm ümitlerim tükendi emeklerimin hepsi boşunaymış gece gündüz uğraşmalarım,uykusuzluklarım,fedakarlıklarım herşey bir anda hepsini kaybettim artık kaybedecek hiç birşeyim kalmadı kendi bedenimden başka bu nedenle artık korkmuyorum bu durum beni korkusuz bir hale getirdi artık daha ne olabilir ki beni daha çok ne acıda bilir ki diye düşünmeye başladım çok acı çekiyorum ama yinede acılarımdan kurtulmak için uğraşmaya karar verdim son bir kez daha denemeye hayallerim için daha güzel bir hayat için ne olmasa kaybedecek hiçbirşeyim kalmadı umudum çok zayıf karanlık bir çukurda yalnızca güneşin doğmasını bekliyorum gökyüzü birden karardı belki yine birden mavi olur ve benimde çıkmak için uğraştığım çukurdan çıkabilmek için bir ışık bulurum.Herşeyimi yitirdim artık sadece bir nefes alacak kadar ümidim var ama yinede son kez deneyecek kadar ümit bıraktım içimde ve deneyeceğim her ne olursa olsun deneyec