Bir türlü doğru yolu bulamıyoruz sürekli bir yalnızlıkl karşılaşıyoruz yada sanırım fazlasıyla yalnızlığı düşündüğümüzden devamlı olarak karşımıza çıkıyor.Yalnızlıkla derdimiz ne neden sürekli mutlu olmayı,aşık olmayı,sevmeyi düşünmek yerine korkularımızı düşünüyoruz ve onlarla fadasız bir mücadelenin içinde boğuluyoruz.Bir kitapda okumuştum korkularınızı sürekli düşünürseniz devamlı olrak etrafınızda kalmaya devam ederler korkularınızı yok etmenin en iyi yolu onları düşünmemektir.Düşünmemiz gereken daha güzel şeyler var Bu hayatda Aşk gibi, Sevgi gibi mesela Sonsuz Mutluluk...
Ne olduğunu anlamadan geçen koca bir 365 gün... Belki dünya insan olsaydı, "Yine geldim amaçsız bir dönüş" diye fısıldayabilirdi. Bizde yeni umutlarla toz pembe birkaç saat yaşayalım diye, yemeler içmeler, birkaç havalı story atmak için girdiğimiz bir savaşın içindeyiz. Hayallerimizi dövizin hızına kaptırmışız. Belki yetişebiliriz, belki ucundan yakalayabiliriz. Geçtiğimiz yıl, çok fazla başkaları adına utandığımız, insanlığımızı sorguladığımız bir yıl oldu. Yorucu ve yıpratıcıydı, fakat aynı zamanda ışıklı dört mevsimi de hissettirdi bize. Kendi savaşımın içinde bir adım daha ileriye gittiğim bir yıldı. Çok şey değiştirebildim mi hayatımda? Bazen evet, bazen hayır. Hoşlandığım çocuğun bana yazmaması canımı yaktı, ama Lady Gaga'nın "Kariyeriniz bir sabah uyandığınızda sizi sevmediğini asla söylemeyecek" sözünü hatırlayıp, yoluma daha sıkı sıkı tutundum. 30 yaşın verdiği zorunlu bir olgunlukla birlikte, tahammül sınırlarımız azalıyor. İnsanlara karşı daha az taha
Yorumlar
Yorum Gönder