Ne olmak üzere olduğumu bir görsen,
Hecele bir kere anlarsın daha iyi ,
Delirdim bir kere bir tanısan bu halimi
Bir zamanlar Hande Yenerin (kendisinin bile şaşırdığı) kaliteli bir albümü vardı Nasıl Delirdim halen o albümü her fırsatta dinlemekteyim.Bence türk pop müziğinin en iyi albümleri arasındadır (sadece ayda yılda bir türkçe müzik dinleyen bir dinleyici yorumu).Bu şarkıyı her dinlediğimde neden böyleyim diye soruyorum ve yine kendimi tatmin edebilecek bir kaç cevap buldukdan sonra devam ediyorum kaldığım yerden.Son zamanlarda şunu farkettim insanlarla başa çıkmak için biraz deli olmak gereikiyor Herkesi herşeyi görmemek ve fazla ciddiye almamak lazım.İnsanlar fazla tuaf
sizinle arkadaş gibi davrandıktan 1 dakika sonra size hakkında kötü şeyler söylediği kişiyle gidip sarmaş dolaş gezebiliyor.Nasıl bu kadar çift kişilikli olabiliyorlar anlayamıyorum sanırım tam bu noktada deli olmam gerekiyor çünkü diğer türlü anlamya çalıştıkca daha da çıkılmaz bir karadelik oluşuyor zihnimde ve şu soruyu sormadan edemiyorum kendime ; '' ben neden bu iki yüzlü insanlarla arkadaş olmak istedim ki ?'' Belkide anlamak zaman alıyor şu zaman herşeyin içinde var bazen sinir ediyor insanı ama her zaman işe yarıyor (arada zamana da atarlandım).Aslında bu duruma farkında olmuş olmam beni onlardan daha iyi yada daha kötü bir insan yapmaz sadece farkındalık kazanmış bir insan olurumn ki bu benim için iyi diye nitelendirdiğim birşey.Tüm yaşananlardan sonra;
kural 1 : sınırlar aslında güzeldir.Kendinizi bir ülke gibi düşünün ve vize uygulasmasına gidin cidden herkes arkadaşlığınızı hak etmiyor kolay kolay kalbinizi evinizi kapılarınızı açmayın sonra göçmen olamıyorlar birden bire atamıyosunuz.Vize uygulaması şart yani..
Kural 2 : kabullenin kimseyle gereğinbden fazla uğraşmayın insanlar istedikleri sürece değişmezler bir faydaları varsa değişirler ve o insanlarla asla yol alınmaz, bırakın onları yol verin gitsinler.
Kural 3 : deliyi oynayın aldırmayın görmezden gelin (denedim inanılmaz sinir bozucu bir durum oluyor karşınızdaki için) karşınızdaki sinir oldukça içinde gereksiz bir rahatsızlık hissedecek ve işte ona hafif vicdan ve yaptıkları için suçluluk duygusu hissetmek deniliyor.Bu hissi kazanması zaman alabilir ama inanın o şekilde görmek size iyi gelecek.
Son Kural yukardaki kuralları uygulamayın uğraşmamak en iyiside diye bilirsiniz fakat yaşamak bir deneyimdir karşınıza çıkan her insan bir ders verir sizden ders alır öğrenmeden öğretmeden hiçbir yere gitmeyin.İnsanlar böyledir kabul etmemiz gerekiyor Ama vazgeçmeden yola devam etmek gerekiyor.Hadi birde şarkıyla bitireyim '' Tutmayın yol verin gidene cevapda vermem artık gücüme gidene.Yoldur bitmez gidene...'' (Fikri Karayel-Yol)
Hecele bir kere anlarsın daha iyi ,
Delirdim bir kere bir tanısan bu halimi
Bir zamanlar Hande Yenerin (kendisinin bile şaşırdığı) kaliteli bir albümü vardı Nasıl Delirdim halen o albümü her fırsatta dinlemekteyim.Bence türk pop müziğinin en iyi albümleri arasındadır (sadece ayda yılda bir türkçe müzik dinleyen bir dinleyici yorumu).Bu şarkıyı her dinlediğimde neden böyleyim diye soruyorum ve yine kendimi tatmin edebilecek bir kaç cevap buldukdan sonra devam ediyorum kaldığım yerden.Son zamanlarda şunu farkettim insanlarla başa çıkmak için biraz deli olmak gereikiyor Herkesi herşeyi görmemek ve fazla ciddiye almamak lazım.İnsanlar fazla tuaf
sizinle arkadaş gibi davrandıktan 1 dakika sonra size hakkında kötü şeyler söylediği kişiyle gidip sarmaş dolaş gezebiliyor.Nasıl bu kadar çift kişilikli olabiliyorlar anlayamıyorum sanırım tam bu noktada deli olmam gerekiyor çünkü diğer türlü anlamya çalıştıkca daha da çıkılmaz bir karadelik oluşuyor zihnimde ve şu soruyu sormadan edemiyorum kendime ; '' ben neden bu iki yüzlü insanlarla arkadaş olmak istedim ki ?'' Belkide anlamak zaman alıyor şu zaman herşeyin içinde var bazen sinir ediyor insanı ama her zaman işe yarıyor (arada zamana da atarlandım).Aslında bu duruma farkında olmuş olmam beni onlardan daha iyi yada daha kötü bir insan yapmaz sadece farkındalık kazanmış bir insan olurumn ki bu benim için iyi diye nitelendirdiğim birşey.Tüm yaşananlardan sonra;
kural 1 : sınırlar aslında güzeldir.Kendinizi bir ülke gibi düşünün ve vize uygulasmasına gidin cidden herkes arkadaşlığınızı hak etmiyor kolay kolay kalbinizi evinizi kapılarınızı açmayın sonra göçmen olamıyorlar birden bire atamıyosunuz.Vize uygulaması şart yani..
Kural 2 : kabullenin kimseyle gereğinbden fazla uğraşmayın insanlar istedikleri sürece değişmezler bir faydaları varsa değişirler ve o insanlarla asla yol alınmaz, bırakın onları yol verin gitsinler.
Kural 3 : deliyi oynayın aldırmayın görmezden gelin (denedim inanılmaz sinir bozucu bir durum oluyor karşınızdaki için) karşınızdaki sinir oldukça içinde gereksiz bir rahatsızlık hissedecek ve işte ona hafif vicdan ve yaptıkları için suçluluk duygusu hissetmek deniliyor.Bu hissi kazanması zaman alabilir ama inanın o şekilde görmek size iyi gelecek.
Son Kural yukardaki kuralları uygulamayın uğraşmamak en iyiside diye bilirsiniz fakat yaşamak bir deneyimdir karşınıza çıkan her insan bir ders verir sizden ders alır öğrenmeden öğretmeden hiçbir yere gitmeyin.İnsanlar böyledir kabul etmemiz gerekiyor Ama vazgeçmeden yola devam etmek gerekiyor.Hadi birde şarkıyla bitireyim '' Tutmayın yol verin gidene cevapda vermem artık gücüme gidene.Yoldur bitmez gidene...'' (Fikri Karayel-Yol)
Yorumlar
Yorum Gönder